28 Mart 2018 Çarşamba

MUHTERİS BAHÇIVANLAR VE GÜLLERİ

Bilakis çok hoşumuza giderdi yalnızlık. Üstü tozlarla örtülü kalpleri bir kutu misali açıp içerisindeki canavarı ortaya çıkarmak pek işimize gelmezdi çünkü. Lakin işlerin değiştiği noktalar olmuyo değildi. Muhteris bahçıvanlar gibi gül açacak tomurcuk aradığımızda oluyordu. Sevgiden diyorduk hep, bunların hepsi sevgiden.
Gözü dönmüş duygularımızı görmez oluyorduk.
Muhtelif hisleri bir arada yaşadığımızda çok olurdu. Tersine dönüyordu işler çoğunlukla.
İncecik bir ip, çok ince. Sizi bilmiyorum ama tam da şu an üzerinde yürüyorum. Mülhem bir karakter oluyorum şimdi,
İlham nerede denirse;
Senden.

10 Mart 2018 Cumartesi

HERCÜMERÇ

Dönüp bakmak istemedim bir daha,
Yüzünün uzaklığı çok yorucu geliyordu.
Yürek denilen organ, organlık görevini üstlenmiyordu.
Aldatıcı sınırlarla yoruluyordum,
Büyük sınırların beni çok aldatıyordu.
Duvarların çoğu zaman kendine çekiyordu,
Daha önce öyle, bir çift göz görmemiştim çünkü,
Bertaraf olmuş hislerin ortasında bir savaşta,
Zafere ulaşayım derken,

Yenik düştüm.
Amiyene bir çölün ortasında,
Hülya görmeye devam eder mi insan?
Neticesi ötürü ben de dolayısıyla,
Tatsız akşamlar yaşadım bir kaç aylığına.
Efsunlu hayallerle avutulmanın sırası değil,
Birlikte gerçeklerle yüzleşeceğiz,
Sisli aydınlığına.